Bebeklik döneminde veya anne karnında bebeğin maruz kaldığı antibiyotikler, süt dişlerinin oluşumu sırasında meydana gelen yapısal bozukluklar, yetişkinlik döneminde günlük tüketilen yiyecek ve içecekler dolayısıyla ve/veya içilen sudaki flor miktarı nedeniyle diş renginde değişim meydana gelebilmektedir.
Dişlerde oluşan renk değişimi iç renklenme ve dış renklenme olarak ikiye ayrılmaktadır.
İç renklenme, dişlerin içine nüfuz eden ve diş fırçalamayla giderilemeyen lekelerden kaynaklanmaktadır. Dişlerin oluştuğu dönemde kişinin fazla flor alımına veya kullandığı ilaçlara bağlı dişlerde oluşan yapısal bozukluklar iç renklenme sınıfına girmektedir. Diş beyazlatma işlemi bu vakalarda genellikle çok başarılı olmaktadır.
Dış renklenme ise diş yüzeyine temas eden kola, kahve, çay ve sigara gibi boyayıcı özellikli gıdalardan kaynaklanan renklenmedir. Genellikle diş taşı temizliği ve diş beyazlatma işlemi sayesinde dış renklenme sorunundan kurtulmak mümkündür.
Bunların dışında kalan nedenler dolayısıyla meydana gelen renklenmeler tedavi gerektirmektedir. Bu durumlarda uygulanacak tedavi planı diş hekimi tarafından oluşturulmalıdır.
Diş Beyazlatma İşlemini Kimler Yaptırılabilir?
Herhangi bir diş ve/veya diş eti rahatsızlıkları gibi diş beyazlatma işlemine engel teşkil eden bir hastalığı olmayan herkese diş beyazlatma tedavisi uygulanabilmektedir. Bu işlem öncesinde mutlaka diş hekimi muayenesi gerekmektedir.
Ağızda ilerlemiş çürükler gibi diş hastalıkları veya diş eti hastalıkları olan kişilere uygulanacak diş beyazlatma işlemi olumsuz sağlık problemleri yaratabilmektedir. Bu nedenle, bu kişilerin öncelikle tedavi görmesi gerekmektedir.
Dahası, büyüme ve gelişme sürecindeki kişilere, emziren veya gebe annelere diş beyazlatma işlemi uygulanması önerilmemektedir.
Diş Beyazlatma İşlemi Güvenli Midir?
Yapılan araştırmalara göre, %10’luk beyazlatma solüsyonu kullanarak yapılan diş beyazlatma işleminde hiçbir zarar olmadığı gözlemlenmiştir. Diş beyazlatma dolayısıyla dişlerde kalıcı hasar veya yapısal değişiklik oluşmasını gösteren hiçbir araştırma bulunmamaktadır.
Diş beyazlatma işleminde farklı konsantrasyonda ilaç kullanımı da mümkündür ancak bu ilaçların ne ölçüde ve ne zaman kullanılacağına diş hekimi tarafından karar verilmelidir.
Ek olarak, diş beyazlatma tedavisi tüm vakalarda aynı oranda sonuç vermemektedir. Diş yapısına göre diş renginin ne kadar açılacağı değişiklik gösterebilmektedir.
Diş Beyazlatma İşleminin Yan Etkileri Nelerdir?
Diş beyazlatma işlemi sırasında kullanılan beyazlatma jellerinin tümü dişlerde az veya çok hassasiyet oluşturmaktadır. Hastalarda işlem sonrası sıcak ve soğuk içeceklere, havaya karşı bir hassasiyet oluşması beklenen bir sonuç olarak kabul edilmektedir.
Uygulama sonrasındaki 24-48 saat içinde geçmeyen hassasiyet, beyazlatıcı kullanımının derhal kesilmesi gerektiği anlamına gelebilmektedir. Hassasiyetin yarattığı rahatsızlık hissinin en aza indirgenebilmesi için diş hekimi tarafından önerilecek potasyum nitrat içerikleri diş macunları ve/veya kremleri kullanılabilir. Gerekli olması halinde, diş hekimi florür uygulaması da yapabilmektedir.
Diş Beyazlatma Etkisi Ne Kadar Sürer?
Diş beyazlatma uygulamasından alınan sonuç hastanın diş yapısına bağlı olarak 6 ay ile 2 yıl arasında sabit kalmaktadır. Uygulamanın kalıcılığı diş yapısıyla ilgili olduğu kadar kişinin kendisiyle de ilgilidir. Diş beyazlatma işlemini takip eden 2 hafta boyunca diş boyayıcı maddelerden uzak durulması gerekmektedir.
Diş renginiz konusunda memnuniyetsiz hissediyorsanız, diş beyazlatma işlemi için Dr. Fatma Tekin’e başvurabilir, muayene sonucunda dişlerinizin beyazlatma işlemine uygun görülmesi halinde işleme alınabilirsiniz.